Bir Yaz Gecesi Rüyası – Kısaltılmış Metin
Atina’nın zengin adamlarından birinin kızı, babasının seçtiği delikanlıyla evlenmeyi reddeder. Babası kızını ikna etmek için Atina Dükü’nden yardım ister. Dük ciddiyetle bu konuyla ilgilense de, aslında aklında sadece birkaç gün içinde yapılacak düğünü vardır. Atina’da herkes bu düğün için çalışmaktadır. Hatta amatör bir tiyatro kumpanyası da düğünde gösteri yapmak için hazırlanmaktadır. Kentte bunlar olurken, ormanda ortalık birden gerginleşir. Periler Kralı ile Kraliçesi büyük bir kavga ederler. Bu olayın ardından yapılan birkaç muzip sihir kaosa yol açacaktır.
Dünyanın en çok sahnelenen oyunlarından biri olan Bir Yaz Gecesi Rüyası pek çok kez filmi yapılmış eğlenceli bir eserdir.
William Shakespeare
(1564-1616)
Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle dört yüz yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazar, Bir Yaz Gecesi Rüyası adlı komedyasında bir aşk öyküsünü o dönemde pek revaçta olan cin ve peri masallarını kullanarak anlatır. Ancak Shakespeare, Bir Yaz Gecesi Rüyası’ndaçağdaş oyunlara parmak ısırtacak imgesel tasarımlar ve sınırsız bir hayal gücünün yaratabileceği fanteziler üretmiştir. Oyun aşk üzerine kurulmuş olsa bile, bu eserinde de birey ve toplum eleştirisini ihmal etmeyen Shakespeare, kendi dönemindeki amatör oyuncuların bir taşlamasını da oyun içinde oyun hâlinde Bir Yaz Gecesi Rüyası’na yerleştirmiştir.
Bölümler
Bir Yaz Gecesi Rüyası
William Shakespeare (1564-1616): Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle dört yüz yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazar, Bir Yaz Gecesi Rüyası adlı komedyasında bir aşk öyküsünü o dönemde pek revaçta olan cin ve peri masallarını kullanarak anlatır. Ancak Shakespeare Bir Yaz Gecesi Rüyası’nda çağdaş oyunlara parmak ısırtacak imgesel tasarımlar ve sınırsız bir hayal gücünün yaratabileceği fanteziler üretmiştir. Oyun aşk üzerine kurulmuş olsa bile, bu eserinde de birey ve toplum eleştirisini ihmal etmeyen Shakespeare, kendi dönemindeki amatör oyuncuların bir taşlamasını da oyun içinde oyun halinde Bir Yaz Gecesi Rüyası’na yerleştirmiştir.
Özdemir Nutku (1931-2019): Türk tiyatrosuna büyük katkıları olan eğitimci ve yönetmen Özdemir Nutku, eleştirmen, yazar ve çevirmen olarak da önemli yap›tlar ortaya koydu. Sahnelediği pek çok oyunun yanı sıra, araştırma, inceleme ve çevirileriyle de ödüller kazandı. Ülkemizde olduğu kadar yurtdışında da sahneye koyduğu oyunlar, verdiği ders ve konferanslarla tanınmaktadır.
Bizans’ın Gizli Tarihi
Prokopios (500-565): Ünlü Bizanslı tarihçi 527 yılında Komutan Belisarios’un özel yazmanı ve hukuk danışmanı oldu. İran, Afrika ve İtalya’daki seferlere katılarak buralarda yapılan savaşları yakından izledi. 560 yılında Prokopios’a çok az kişiye verilen illustres unvanı verildi, 562 yılında Bizans kenti yöneticisi oldu. Herodotos ve Thukidides’den etkilenen Prokopios, yazdığı resmi tarihlerde onların yöntemlerini izlemiştir. Savaşlar Tarihi’nde Bizans ordularının Vandallar, Gotlar ve Perslerle yaptığı savaşları anlatır. Yapılar adlı eserinde imparatorluğun kilise, köprü ve başka yapılarını ele alır, o dönemin mimarisi hakkında çok değerli bilgiler verir. Prokopios, İmparator İustinianos zamanını anlattığı Bizans’ın Gizli Tarihi’nde daha önceki kitaplarında zamana uydurmak zorunda kaldığı, işin içyüzünü açıklamayı göze alamadığı, sessizce geçiştirilmiş olayları apaçık ortaya koyduğunu belirtir.
Boyalı Peçe
1920’li yıllarda Londra ve Hong Kong’da geçen Boyalı Peçe, bir kadının ruhani uyanışının hikâyesidir. Kitty, annesi tarafından sosyal merdivende yükselmesini sağlayacak bir evlilik yapmak üzere yetiştirilmiştir. Ancak yaşı ilerlerken ufukta böyle bir evlilik belirmeyince panik halinde sevmediği bir adamla; Hong Kong’da bakteriyolog olarak görev yapan Walter’la evlenir. Walter’ın Kitty’nin ihanetini öğrenmesiyle başlayan süreçte, genç kadın kendi sığlığını ve insani zaaflarını fark edecek, hayatında ilk kez anlam aramaya başlayacaktır. Boyalı Peçe 1924 yılında Cosmopolitan dergisinde tefrika olarak yayımlanmaya başladığında, romandaki kişi ve olaylarla kendi hayatları arasında paralellik kuran bazı kişiler dergiye dava açmışlardı.
W. SOMERSET MAUGHAM (1874-1965): İngiliz romancı, oyun ve öykü yazarı, Paris’te doğdu ve on yaşına kadar bu şehirde yaşadı. Canterbury’deki King’s School’da öğrenim gördü. Heidelberg’de bir yıl geçirdikten sonra Londra’daki St. Thomas Hastanesi Tıp Okulu’na girdi ve 1897’de mezun oldu. Ancak ilk romanı Liza of Lambeth’ın (1897; Lambeth’li Liza) başarı kazanması üzerine edebiyata yöneldi. Of Human Bondage (1915; İnsanın Esareti Üzerine) adlı romanı genç bir tıp öğrencisinin acılı olgunlaşma yıllarını anlatan yarı otobiyografik bir yapıttır. 1919’da yayımlanan The Moon and Sixpence (Ay ve Altı Peni) romancı olarak kabul görmesini sağladı. Bir diğer önemli yapıtı The Razor’s Edge’de (1944; Bıçak Sırtı) ise savaştan yeni çıkmış Amerikalı bir askerin terhis olduktan sonraki arayışlarını anlattı. 1927 yılında güney Fransa’ya yerleşen Maugham, hayatının sonuna dek burada yaşadı.
Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Wilhelm Nietzsche (1844-1900): Geleneksel din, ahlak ve felsefe anlayışlarını kendine özgü yoğun ve çarpıcı bir dille eleştiren en etkili çağdaş felsefecilerdendir. Bonn Üniversitesi’nde teoloji okumaya başlayan Nietzsche daha sonra filolojiye yöneldi. Leipzig Üniversitesi’nde öğrenimini sürdürdü, henüz öğrenci iken Basel Üniversitesi filoloji profesörlüğüne aday gösterildi. 1869’da sınav ve tez koşulu aranmadan;yalnızca yazılarına dayanarak doktor unvanı verilen Nietzsche profesörlüğü sırasında klasik filoloji çalışmalarından uzaklaştı ve felsefeyle uğraşmaya başladı. Tragedyanın Doğuşu, Zamana Aykırı Bakışlar, İnsanca Pek İnsanca, Tan Kızıllığı, Şen Bilim, Böyle Söyledi Zerdüşt, İyinin ve Kötünün Ötesinde, Ahlakın Soykütüğü, Ecce Homo, Wagner Olayı, Dionysos Dithyrambosları, Putların Alacakaranlığı, Antichrist, Nietzsche Wagner’e Karşı başlıca büyük eserleri arasında yer almaktadır.
Mustafa Tüzel (1959): Bir süre İsviçre’de yaşadı, fabrikalarda çalıştı ve çıraklık eğitimi gördü. İTÜ Elektrik Fakültesi’nde okudu. İÜ Basın Yayın Yüksek Okulu Radyo TV bölümünden mezun oldu. 1994 yılında Avrupa Çevirmenler Kollegyumu’nun (Straelen – Almanya) konuğu oldu. 20 yıldır sürdürdüğü çeviri uğraşında Thomas Bernhard, Friedrich Dürrenmatt, Martin Walser, Zafer Şenocak, Monika Maron gibi edebiyatçıların, Arthur Schopenhauer, Friedrich Nietzsche, Jürgen Habermas, Max Horkheimer, Peter Sloterdijk, Christoph Türcke gibi düşünürlerin eserlerini Türkçe’ye kazandırdı.
Budala
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846’da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Belinski bu eser üzerine Dostoyevski’den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan öykü ve romanları, çağımızda edebiyat klasikleri arasında yer alsa da, o dönemde fazla ilgi görmedi. Yazar 1849’da I. Nikola’nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya’dan döndükten sonra Petersburg’da Vremya dergisini çıkarmaya başladı, yazdığı romanlarla tekrar eski ününe kavuştu. En önemli eserlerinden Budala 1868-1869 yıllarında Russki Vestnik dergisinde tefrika edildi. Dostoyevski bu romanında insan ruhunun labirentini çılgınlık, tutku ve hastalık prizmasında kırılan görüntüsüyle sergilemiştir.
Ergin Altay (1937): Yusuf Ziya Ortaç’ın Akbaba dergisinde yayımlanan ilk öykü çevirisi Zoşçenko’dan günümüze, son elli yılın en önemli Rusça çevirmenlerindendir. Dostoyevski ve Tolstoy kadar, Gogol, Gonçarov ve Çehov da Altay’ın yetkinlikle dilimize kazandırdığı yazarlar arasındadır.
Ayı, Tilki ve Kanada Geyiği gerçekten BÜYÜK bir macera yaşamak istiyorlar. Planlar yapıyorlar — Afrika’ya mı gitsek, yoksa Kuzey Kutbu’na mı? Yoo, Ay’a gidelim! Ama büyük maceralar büyük hazırlıkları gerektirir ve bazen ürkütücü olabilirler. Neyse ki Tavuk var yanlarında! Onun aklından daha farklı bir macera türü geçiyor.
Karar verme ve duygu yönetimi üzerine dostlukla örülü eğlenceli bir hikâye.