Siyah Lale
Alexandre Dumas On dokuzuncu yüzyılda Avrupa’yı saran siyasal ve sosyal çalkantıları yaşamasına rağmen daha çok on altıncı ve on yedinci yüzyılın tarihi olaylarını konu alan üç yüzden fazla roman yazdı. Yaşadığı dönemin sevilen ve en çok okunan romantik yazarlarından biridir. Siyah Lale romanı, yazarın Monte Cristo Kontu, Demir Maske gibi en tanınmış eserleri arasında yer alır. Hollanda tarihinde “lale çılgınlığı” olarak bilinen dönemin üzerinden otuz yıl geçmiştir. Johan de Witt ve kardeşi Cornelis idam edilmiştir; Hollanda, tarihinin en sancılı günlerini yaşamaktadır, bu sırada Çiçek Üreticileri Derneği ilk siyah laleyi yetiştiren kişiyi ödüllendireceğini ilan eder. Cornelis van Baerle adındaki genç bir doktor, ilk siyah laleyi yetiştirmek için harekete geçer, ama yazgısı onun bu arzusunu hapisle, aşkla ve fedakârlıkla sınayacaktır.
Volkan Yalçıntoklu (1961): Saint-Joseph Lisesi’nde okudu. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Bölümü’nü bitirdi. Uzun yıllar kitapçılık yaptı. Fransızca ve İngilizceden çeviriler yapıyor. Eserlerini çevirdiği yazarlar arasında Jules Verne, Helene DeWitt, Alan Snow, Richard Maltby Jr., Lyman Frank Baum, Honoré de Balzac, Alexandre Dumas, George Sand, Charles Perrault ve Victor Hugo yer alıyor. Alexandre Dumas’dan çevirdiği Üç Silahşor ve Monte Cristo Kontu da Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi’nde yayımlandı.
Nizamü’l-Mülk (1018-1092): Selçuklu sultanları Alparslan ve Melikşah’ın veziri olarak otuz yıl boyunca devlet yönetiminde söz sahibi oldu, görüşleriyle sultanların kararlarını etkiledi. Siyasi bir suikasta kurban gitmesinden kısa bir süre önce hükümdarlık sanatı konusunda düşüncelerini kaleme aldı. Melikşah’ın devlet yönetimi hakkında kapsamlı bir rapor istemesi üzerine yazılan Siyasetname, Nizamü’l-Mülk’ün devlet adamı olarak deneyimlerini aktardığı bir el kitabı olmasının yanı sıra, edebi değeriyle de yüzyıllardır dikkati çeken bir eserdir...
Bu kitabın kahramanları pek alışılmadık: Cömertliğiyle tanınan, yine de başını sürekli belaya sokan Kara Kurbağası; görgüsüzlüğüyle ün yapan, ama yardımseverliği elden bırakmayan Porsuk; huysuz ama duygusal Köstebek ve sevgili arkadaşları çokbilmiş Su Sıçanı. Bu ilginç kahramanların tam ortasına düştükleri zorlu mücadele ise çok heyecanlı: Nehir kenarı sakinleriyle vahşi orman sakinleri arasındaki çekişme…
Söğütlükte Rüzgâr, dört kafadarın sürükleyici ve eğlenceli maceralarını anlatırken, doğanın güzelliklerini harika bir dille yansıtıyor. Yazıldığı dönemde edebiyatta yeni bir dönem açan bu eser, günümüzde en önemli klasiklerden biri olmaya devam etmektedir.
Sokrates’in Savunması -Euthyphron, Apologia, Kriton, Phaidon-Platon (MÖ yaklaşık 428-MÖ yaklaşık 348): Bugünkü üniversitenin atası sayılan Akademia’nın kurucusu ve hocası Sokrates’i konuşturduğu diyaloglarla felsefeyi yazıya en iyi aktarmış ustalardan biridir. Bu kitapta birbirini tamamlayan dört diyalog yer almaktadır. İlk diyalog olan Euthyphron’da yargılanışının öncesi anlatılır ve dinsizlikle suçlanan Sokrates’in inançları hakkında bilgi verilir. Sokrates’in Savunması’nda ise yargı süreci anlatılmaktadır. Kriton’da hüküm sonrası anlatılır, bir yurttaşın saygı duyması gereken ilkeler tartışılır. Platon’un en şiirsel eserlerinden biri olan Phaidon’daysa Sokrates’in son günü anlatılırken ruh hakkındaki düşünceleri yansıtılmaktadır.
Ari Çokona (1957): İstanbul’un Fener semtinde doğdu. İTÜ’den Kimya Yüksek Mühendisi olarak mezun olduktan sonra bir süre boya sanayinde çalıştı. Halen özel bir lisede kimya öğretmenidir. Antik ve çağdaş Yunancadan Türkçeye edebiyat, tarih ve felsefe çevirileri yapmaktadır. Ayrıca İstanbul ve Anadolu Rumlarının tarih ve edebiyatına ilişkin çalışmalar yürütmekte, kitaplar yazmaktadır. Türkiye ve Yunanistan’ın çeşitli edebiyat dergilerinde makale, şiir ve öyküleri yayımlanmıştır.
Şölen – Dostluk
Platon (Eflatun, İÖ yaklaşık 428 / 7-İÖ yaklaşık 348 / 7); Bugünkü üniversitenin atası sayılan Akademia’nın kurucusu (İÖ 387) ve hocası Sokrates’i konuşturduğu “diyaloglar”la felsefeyi yazıya en iyi aktarmış olan ustalardan biridir. En tanınmış diyaloglarından Şölen ve Dostluk’ta ise Platon, denebilirse, İnsanlığın anlamaya çalıştığı en temel duygu “sevgi”nin izini sürmektedir.
Sabahattin Eyüboğlu (1908-1973); Hasan Âli Yücel’in kurduğu Tercüme Bürosu’nun başkan yardımcısı ve Cumhuriyet döneminin en önemli kültür insanlarından biridir.
Azra Erhat (1915-1982); Tercüme Bürosu’nun en önemli çevirmenlerindendir. Ortaklaşa yaptığı Homeros ve Hesiodos çevirilerinin yanısıra, dilimize bir de telif Mitoloji Sözlüğü kazandırmıştır.
“Şölen” Üstüne Birkaç Söz
Eskiden Symposion’u her okuyuşumda bir hal olurdu bana, ürperir, sarsılır, hele Alkibiades’in söylediği Sokrates övgüsüne geldim mi, büsbütün coşarsım. Neden? (Azra Erhat)
Soneler (İngilizce-Türkçe)
William Shakespeare (1564-1616): Oyunlarında insanlık durumlarını ifade ediş gücüyle yaklaşık 400 yıldır dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazar, sonelerinde de insan ruhunun birçok boyutunu yansıtmıştır. İlk kez 1609 yılında topluca basılan 154 sone, denebilir ki, İngilizcenin en ünlü şiir dizisidir. Dünya edebiyatının en güzel örnekleri arasında yer alan bu şiirlerde, sevgi, kuşku, özlem, ihanet, kıskançlık, umut, hayal kırıklığı, karamsarlık, suç ve günah, sevgili önünde benliğin değersizliği, sevgi uğrunda her acıya katlanma, ölüm karşısında korku duygulu ve lirik bir sesle dile getirilmiştir.
Talât Sait Halman (1931-2014): 1953’ten beri süren akademik hayatında Columbia, Princeton, Pennsylvania üniversitelerinde öğretim üyesi, New York Üniversitesi’nde profesör ve Yakın Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı olarak çalıştı. Şu sırada Bilkent Üniversitesi’nde İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Türk Edebiyatı Bölümü Başkanı, İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkan Vekili olarak görev yapmaktadır. Kültür Bakanı, Kültür Büyükelçisi, UNICEF Türkiye Milli Komitesi Başkanı, UNESCO Yönetim Kurulu Üyesi, ABD P.E.N Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Journal of Literature Turkish Baş Editörü görevlerini de üstlenen Talât Sait Halman, Türkiye Bilimler Akademisi Hizmet Ödülü, Columbia Üniversitesi Thornton Wilder Çeviri Armağanı, Rockefeller Vakfı Bilimsel Araştırma Bursu, Dışişleri Bakanlığı Üstün Hizmet Ödülü, UNESCO Madalyası, Ankara ve Boğaziçi üniversitelerinden fahrî doktora, İngiltere’den “Sir” karşılığı “Knight Grand Cross” ile ödüllendirildi. Talât Sait Halman’ın 70 telif ve çeviri kitabı, 3 bin kadar makalesi, 5 bini aşkın şiir çevirisi bulunmaktadır.
Stepançikovo Köyü
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846’da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Belinski bu eser üzerine Dostoyevski’den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan eserleri o dönemde fazla ilgi görmedi. Yazar 1849’da I.Nikola’nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya’dan döndükten sonra Petersburg’da Vremya dergisini çıkarmaya başladı. Dostoyevski, 1859’da yayımlanan Stepançikovo Köyü’nde çizdiği karakterlerle Rus kişiliğinin köyde de şehirdekinden farksız olduğunu sergiler.
Nihal Yalaza Taluy (1900-1968): Cumhuriyet’in ilk kuşağının önde gelen Rusça çevirmenlerindendir. Dostoyevski ve Tolstoy’un yanı sıra Puşkin, Gogol ve Turgenyev çevirileri de beğeniyle okunan Taluy’un çeviri külliyatı otuz kitabı aşmaktadır.
Koca Ayı tek başına yaşıyordu.
Issız kırların ortasındaki evinde.
Yalnızlıktan hiç sıkılmıyordu.
Onun sevdiği hayat buydu işte.
Bir gün kalabalık bir tavşan ailesinin hemen yanı başına taşındığını görünce asabının ne kadar bozulduğunu tahmin edersin.
Hayatı paylaşmanın, komşuluk ilişkilerinin ve arkadaşlığın değerine vurgu yapan bu güzel öyküde olumlu davranışların önemi fark ettiriliyor.
Suç ve Ceza
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846’da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Byelinski bu eser üzerine Dostoyevski’den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan öykü ve romanları, çağımızda edebiyat klasikleri arasında yer alsa da, o dönemde fazla ilgi görmedi. Yazar 1849’da I. Nikola’nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya’dan döndükten sonra Petersburg’da Vremya dergisini çıkarmaya başladı, yazdığı romanlarla tekrar eski ününe kavuştu. Suç ve Ceza Dostoyevski’nin bütün dünyada en çok okunan başyapıtıdır.
Mazlum Beyhan (1948): Dostoyevski’den Suç ve Ceza ve Budala, Tolstoy’dan Sanat Nedir?, Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik, Gogol’den Bir Delinin Anı Defteri, Burun, Palto Mazlum Beyhan’ın çevirdiği başyapıtlar arasında yer alır. Ayrıca Çernişevski, Byelinski, Kropotkin ve Şçedrin’den Türkçeye kazandırdığı eserlerle hiç tartışmasız son 35 yılın en önemli Rus Edebiyatı çevirmenlerinden biridir.
Süper İyi Günler ya da Christopher Boone’un Sıradışı Hayatı
İnsanlar kafamı karıştırıyor. Bunun iki temel nedeni var. İlk neden, insanların hiç kelime kullanmadan bir sürü şey söylemeleri. Siobhan, tek kaşını kaldırmanın bir sürü anlama gelebileceğini söylüyor. […] Bu komik bir kitap olmayacak. Espri yapmasını bilmiyorum, çünkü onları anlamıyorum.
Esrarengiz bir cinayet ve bir cinayeti aydınlatmaya çalışan dünyanın en dikkatli dedektifi Christopher John Franciss Boone. 15 yaşındaki dedektifimiz, yaşadığı bütün ülkeleri ve onların başkentlerini sayabiliyor, bir de 7.507’ye kadar bütün asal sayıları…
Başından sonuna kadar sürükleyici bir tema çerçevesinde yazılmış olması nedeniyle benzerlerinden farklı olan bu kitabın otizm gibi anlaşılması çok zor ve ciddi bir sorunla karşı karşıya kalan ailelerin çocuklarını daha iyi anlamalarında büyük fayda sağlayacağına inanıyorum.
– Prof. Dr. BARIŞ KORKMAZ
Mark Haddon, 1962 yılında İngiltere’de doğdu. Oxford Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı eğitimi aldıktan sonra zihinsel ve bedensel engeli olan çeşitli yaş gruplarındaki insanlar üzerinde çalışmalar yaptı. Yazarlığın yanı sıra senaryo yazan ve illüstratör de olan Haddon’ın ilk kitabı 1987 yılında yayımlandı. O günden bu yana aralarında Nestle Smarties ödülüne aday gösterilen The Real Porky Philips’in de olduğu çok sayıda çocuk kitabı yazdı. Yazarın yetişkinler için ilk kitabı olan Süper İyi Günler ya da Christopher Boon’un Sıradışı Hayatı, 2003 yılında Vhitbread “Yılın Romanı” ve “Yılın Kitabı” ödüllerini aldı. Haddon halen Oxford’da yaşamakta ve Oxford Üniversitesi’nde yaratıcı yazım dersi vermekte.
Kaplan, sıradan bir ev kedisiydi – ta ki küf lü çorabı yalayıp başka bir şeye… SÜPERKEDİ’ye dönüşene kadar!
Bir gün tüm yetişkinler ortadan kaybolur. SüperKedi ve James, olayların arkasında Sayın Kont Gerisayım’ın olduğunu düşünürler. Kont dünyayı ele geçirmeye çalışmaktadır. Acaba kahramanlarımız gizlice Kont’un denizaltısına girip dünyayı kurtarabilecekler mi? Yoksa balıklara yem mi olacaklar?
Bölümler
1- Eğlence Fuarı
2- Düt-Dü-Rüt-Düt
3- Yolcu Kalmasın
4- Korsanlar
5- Gor-Mayıs Kenti
6- Kont’un Matematik Hesabı
7- Deniz Kuvvetleri
8- Tilkiden Daha Kurnaz
Son Bölüm
Bölüm BirEğlence Fuarı
“Bugün lunaparka kim gitmek ister?” dedi James’in annesi. SüperKedi, hemen patisini kaldırdı. Posta kutusundaki lunapark broşürünü o da okumuştu. Broşürde, “Başka bir dünyaya ışınlanacaksınız!” sözü veriyorlardı.
“Ben!” dedi heyecanla. Süper güçleri olmayan şişko, sıradan bir kedi gibi davranması gerektiğini unutmuştu.
James’in kız kardeşi Mimi’nin şaşkınlıktan ağzı beş karış açıldı.
“Kaplan konuştu!” dedi kız nefesi kesilmiş halde. “Kaplan, ‘ben’ dedi!”
James ona öfkeli bakışlar attı.
“Hayır, öyle bir şey demedi. Tam miyavlıyordu ki, sen araya girip miyavlamasını böldün.”
Sarman kedilerinin gizli yetenekleri olduğuna dair kuşkular, Mimi’nin aklına ilk kez gelmiyordu. Kaplan, James’in yatağının altında bulduğu küflü çorabı yakaladığından beri süper güçlere sahip bir kediydi – tıpkı James’in en sevdiği çizgi roman kahramanı…
Bu güldürücü ve eğlenceli kitap iyilik için mücadele etmeyi, yardımlaşmayı ve dostluğun değerini yücelten, heyecan dolu bir hikâye anlatıyor.
Tarih
Herodotos (?İÖ 484 – ?İÖ 430-420 arası): Dokuz kitaptan oluşan Tarih’i ile Batı tarih yazımının atası ve ilk büyük yazarı olarak kabul edilir. Yazar, İÖ 550’den kitabına son düştüğü tarih olan İÖ 430’a, Antik Yunanlıların, Perslerin, Ön Asya’nın ve Mısır’ın ilk tarihçisi olmakla kalmamış, üslubu ve anlatım gücüyle günümüze dek ilgiyle okunmayı sürdürmüştür.
Mümtekim Ökmen (1915-2003); Türkçenin önde gelen Fransızca çevirmenlerindendi. Yazarının izinde Bodrum’a (Halikarnassos) yerleştikten sonra yaptığı Herodotos / Tarih çevirisinin yanı sıra Descartes (Aklın Yönetimi için Kurallar) ve Marguerite Yourcenar (Zenon) da dilimize yetkinlikle aktardığı yazarlar arasında yer alır.
İçindekiler
Önsöz
Birinci Kitap: KLİO
İkinci Kitap: EUTERPE
Üçüncü Kitap: THALİA
Dördüncü Kitap: MELPOMENE
Beşinci Kitap: TERPSİKHORE
Altıncı Kitap: ERATO
Yedinci Kitap: POLYMNİA
Sekizinci Kitap: URANİA
Dokuzuncu Kitap: KALLİOPE
Dizin
Soy Çizelgeleri
Herodotos’ta Ölçüler
Dareios Döneminin Başlıca Olayları
Kronoloji